****Anormal*****
2 posters
RPG Gezegeni :: Ekstra :: RPG Arşiv
1 sayfadaki 1 sayfası
****Anormal*****
Zakura gözlerini kıstı ve tabletin üstünde ki latince yazıyı okumaya çalıştı..Ancak ne latince biliyordu nede orada yazılan kelimeleri telaffuz edebiliyordu..Sonunda pes etti ve tableti masaya sertçe vurdu..Ardından arkasını dönüp göz ucuyla tablette bir değişim olup olmadığına baktı..Aslında sıradan bir insan onu burda evinin yer altı mahzeninde köstekli saat gece yarısını vururken görürse muhtemelen bu kızın bir çeşit yarım akıllı olduğunu düşünürdü...Vampirde olsa penceresiz bir mahzende karanlıkta mum ışığı altında latince bir yazıyı okumaya çalışmak sıradan bir davranış değildi..Odanın içinde gezindi..Bu karanlık odanın sessizliğinde yere hafifçe vurduğu deri ayakkabılarının sesleri bile rahatça duyulabiliyordu..Odanın dikdörtgenimsi bir yapısı ve yüksek tavanında siyah şamdamları vardı.Neredeyse her yeri tozdan örümcek ağı bağlamış bu mahzenin bir bodrum katından tek farkı üst üste dizilmiş tozlanmış kitaplar, kırık eşyalar, içinde ne olduğu belirsiz sandıklar veya topraklaşmış taş zemin değildi..Ayrıca bu odada zindan kapıları bal mumundan insan kafaları ve yerlerde çeşitli insan ve hayvan kemikleri bulmak mümkündü..Deri çizmesiyle bir adım daha attı ve yarısı parçalanmış masanın yanında durdu..Bir kez daha boynundan şeytan üçgeni biçimindeki kolyesini çıkardı sıkı sıkı tuttu ve latince yazıları okumaya başladı..
‘’Et tu kai mentai de..des..’’
Gözlerini kıstı şeytan üçgenini bıraktı ve tableti iğice kendine çekti..
‘’Des..desu.. bu ne ya?’’ Sonuçta tekrar tableti masanın üzerine bıraktı arkasını döndü..
‘’Ah nerelerdeydin bende seni bekliyordum.’’ diyerek tozlu kitaplıklara gülümseyerek baktı..
Bomboş odada gülüyor birşeyler anlatıyordu.. Bir kez daha... İşte bu toplumdan dışlanmasının en büyük sebebiydi..O anormaldi..Her zaman insanlar onu ‘’kaçık’’ diye tanımlamıştı..Ellerini havaya kaldırdı ve boşver anlamında salladı..Bu hareketi neden yaptığını bir o birde tanrı bilirdi..Ardından gözlerini kıstı ve suratına bencilce bir ifade geldi.. Eliyle kitaplığı işaret etti..
‘’Cehennemde yanacaksın..’’
Dedikten sonra elini indirdi ancak timberlake’in kitaplığın üstünden inmesi onun bir an için şaşırıp ürkmesini sağladı..Ardından:
‘’Ah timberlake seni küçük pire torbası..Görmüyor musun onunla konuştuğu mu? ‘’
Ancak Timberlake’in ağzındaki kırmızı mühürlü zarf dikkatini çekti..Timberlake’de bunu farketmiş olacak ki zarfla beraber sandıkların arasına doğru hızla kaçtı..
‘’Bana mı gelmiş o? Onu hemen buraya getir seni lanet olası yaratık..’’ timberlake’in peşinden koşmaya başladı.
Ve hiç düşünmeden oda sandıkların arasına daldı..Kısa bir koşuşturmadan sonra nihayet Timberlake’i demir parmaklıklı zindan kapılarından birinin yanında kuyruğundan yakaladı ve çekti..Yaklaşık yirmi dakikalık bir boğuşmadan sonra zarfı Timberlake’in salyalı ağzından kurtarmayı başardı..Ancak kolunda bir kaç diş izi ile bedel ödedi.
‘’Lanet olası..’’diyerek öfkeyle zindanın içine kaçan timberlake’e baktı..Kısa süre içinde timberlake zindanda ki kemiklerin arasına saklandı..
‘’Hemen büyükbabamın kemikleri arasından çık..Onu sonsuz uykusundan uyandırmak istemeyiz..’’
Diyerek zindanda ki timberlake’e doğru bağırdı ardından mırıldandı..
‘’Bana yaşıyorken çektirdikleri için umarım şimdi cehennemde yanıyordur..’’diye dudak büktü..
Eski kırık mobilyaların yanına diz çöktü ve kimden gönderildiğini okumadan zarfı parçalayarak açtı..Zarfran geriye kalan bir tomar toprak renkli kağıdın arasında büyük düzgünce katlanmış beyaz bir kağıt vardı..Eline aldı ve buruşturarak içinden okumaya başladı..Bir süre bir sessizlik oldu...Birbirine vuran tahta mobilyaların bile sesleri kesilmişti..Kısa süre sonra Zakura ayağa kalktı ve kağıdı buruşturarak deri botunun iç kısmına sıkıştırdı. Ardından ayağa kalktı gülümsedi ve timberlake’e baktı..
‘’Haydi..Şu balmumu yazıtları toplayalım..Görünüşe bakılırsa Cross akademisine gidiyoruz..’’
‘’Et tu kai mentai de..des..’’
Gözlerini kıstı şeytan üçgenini bıraktı ve tableti iğice kendine çekti..
‘’Des..desu.. bu ne ya?’’ Sonuçta tekrar tableti masanın üzerine bıraktı arkasını döndü..
‘’Ah nerelerdeydin bende seni bekliyordum.’’ diyerek tozlu kitaplıklara gülümseyerek baktı..
Bomboş odada gülüyor birşeyler anlatıyordu.. Bir kez daha... İşte bu toplumdan dışlanmasının en büyük sebebiydi..O anormaldi..Her zaman insanlar onu ‘’kaçık’’ diye tanımlamıştı..Ellerini havaya kaldırdı ve boşver anlamında salladı..Bu hareketi neden yaptığını bir o birde tanrı bilirdi..Ardından gözlerini kıstı ve suratına bencilce bir ifade geldi.. Eliyle kitaplığı işaret etti..
‘’Cehennemde yanacaksın..’’
Dedikten sonra elini indirdi ancak timberlake’in kitaplığın üstünden inmesi onun bir an için şaşırıp ürkmesini sağladı..Ardından:
‘’Ah timberlake seni küçük pire torbası..Görmüyor musun onunla konuştuğu mu? ‘’
Ancak Timberlake’in ağzındaki kırmızı mühürlü zarf dikkatini çekti..Timberlake’de bunu farketmiş olacak ki zarfla beraber sandıkların arasına doğru hızla kaçtı..
‘’Bana mı gelmiş o? Onu hemen buraya getir seni lanet olası yaratık..’’ timberlake’in peşinden koşmaya başladı.
Ve hiç düşünmeden oda sandıkların arasına daldı..Kısa bir koşuşturmadan sonra nihayet Timberlake’i demir parmaklıklı zindan kapılarından birinin yanında kuyruğundan yakaladı ve çekti..Yaklaşık yirmi dakikalık bir boğuşmadan sonra zarfı Timberlake’in salyalı ağzından kurtarmayı başardı..Ancak kolunda bir kaç diş izi ile bedel ödedi.
‘’Lanet olası..’’diyerek öfkeyle zindanın içine kaçan timberlake’e baktı..Kısa süre içinde timberlake zindanda ki kemiklerin arasına saklandı..
‘’Hemen büyükbabamın kemikleri arasından çık..Onu sonsuz uykusundan uyandırmak istemeyiz..’’
Diyerek zindanda ki timberlake’e doğru bağırdı ardından mırıldandı..
‘’Bana yaşıyorken çektirdikleri için umarım şimdi cehennemde yanıyordur..’’diye dudak büktü..
Eski kırık mobilyaların yanına diz çöktü ve kimden gönderildiğini okumadan zarfı parçalayarak açtı..Zarfran geriye kalan bir tomar toprak renkli kağıdın arasında büyük düzgünce katlanmış beyaz bir kağıt vardı..Eline aldı ve buruşturarak içinden okumaya başladı..Bir süre bir sessizlik oldu...Birbirine vuran tahta mobilyaların bile sesleri kesilmişti..Kısa süre sonra Zakura ayağa kalktı ve kağıdı buruşturarak deri botunun iç kısmına sıkıştırdı. Ardından ayağa kalktı gülümsedi ve timberlake’e baktı..
‘’Haydi..Şu balmumu yazıtları toplayalım..Görünüşe bakılırsa Cross akademisine gidiyoruz..’’
Geri: ****Anormal*****
Puanın: 90
renklendirme yapmamışsın ve imla hataların çok fazla. Ancak onun dışında mükemmel olmuş diyebilirim.
renklendirme yapmamışsın ve imla hataların çok fazla. Ancak onun dışında mükemmel olmuş diyebilirim.
Hana Hioi- Vampir(Soylu)
- Mesaj Sayısı : 85
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 28
Karakter sayfası
Karakter ismi : Hana Kuran
Karakter Statüsü: Soylu vampir
RP Puanı:
(95/100)
RPG Gezegeni :: Ekstra :: RPG Arşiv
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz